MİLLİYETÇİ Hareket Partisi(MHP) Gazipaşa İlçe Başkanı Mehmet Yüksel, 30 Mart yerel seçimlerinin ardından ilk kez sessizliğini bozarak açıklama yaptı. Sonuçları itibariyle kendilerini tatmin eden bir seçim olmadığını söyleyen Yüksel, "Bizler Gazipaşa Belediye Başkanlığını almak için yola çıktık. Bütün mücadelemizi de bunun üzerine kurmuştuk. 31 Mart'tan itibaren çalışma programını hazırlamış bir siyasi partiydik. Kuvvetle muhtemel seçimi kazanacağımıza da inanmıştık. MHP olarak, kadromuzu da bunun üzerine kurmuştuk. Gazipaşa halkının teveccühü MHP olmadı, AKP oldu. Buna saygı duyacağız. Ortada kaybedilmiş bir seçim var, bunun sorumluluğu ve yetkisi bana aittir. Bununla ilgili eksiklik ne varsa ben alıyorum. Bunun değerlendirmesini ise, bundan sonraki süreçte, parti içerisinde, parti tabanımızla, il teşkilatımızla ve genel merkezle değerlendirmelerimizi yapıyoruz. Bu değerlendirmelerin ardından ise, kendi siyasi geleceğimizle de ilgili karar vereceğiz. Kongre süreci de beklenebilir. Ondan önce de belli kararlar alınabilir. Şuan seçimle ilgili raporlarımızı hazırlıyoruz. Sayın Genel Başkanımıza, Gazipaşa'yla ilgili bu raporları vereceğiz. Bir önceki seçimlere bakılırsa MHP 5 bin 800 oy almıştır. 2014 seçimlerinde ise 10 bin 24 oy almıştır ve 2'nci parti olarak seçimleri tamamlamıştır" dedi.
GAZİPAŞA KAYBETTİ
Gazipaşa üzerinde kimlerin hesap yaptığını, ne hesaplar yapıldığını gördüklerine dikkat çeken Yüksel, "Bu seçim sürecinde neden Gazipaşa'ya bu kadar çok önem verildi? Antalya seçmen sayısı 1 milyon 600 bin. Gazipaşa'nın seçmen sayısı 35 bin. Bütün AKP, Başbakanıyla, bakanlarıyla Gazipaşa'ya çıkarma yaptılar" dedi. Gazipaşa'da MHP'nin seçimi kazanamayacağını, 5 bin oyu nasıl 10 bine çıkarabileceğinin sorulduğunu söyleyen Yüksel, "Evet 5 bin 10 bin olur. Seçim hileleri olmamış olsa, MHP'nin oyu 10 bin değil 13 bin bandında olurdu. Biz bunların hesabını da kitabını da yaptık. MHP Yerel iktidarda bulunan CHP'yi geride bırakmıştır. Oylarını yüzde yüz olarak artıran tek parti MHP'dir. CHP ciddi şekilde oy kaybetmiştir. AKP oy kaybetmiştir. 2011 seçimlerinde AKP'nin aldığı oya bakın, 2014 seçimlerindeki seçmen artışına baktığınız zaman, AKP'nin de aşağı yukarı bin 500 civarı oy kaybettiğini görürsünüz" şeklinde konuştu.
MUHALEFET YAPMAYA
DEVAM EDECEĞİZ
Bundan sonraki süreçte de her zaman için belediyeyi takip edeceklerini söyleyen Yüksel, "Bundan sonraki süreçte de takip ederek, doğru yapılanlara doğru, yanlış yapılanlara da yanlış demeye devam edeceğiz. Dün böyleydi, bundan sonra da böyle olacak. İnşallah doğru şeyler yaparlar. Bunların başlangıcı, süreci nasıl götüreceklerini ortaya koydu aslında. Tecrübesiz bir yönetim ve olaylara hakim olamayan bir kadro. Gazipaşa Belediyesi, kurumsal kimliğinden hızla uzaklaşıyor. Belediye etik değerlerini kaybederek ilerliyor. Hiç kimse orayı kendi malı ve mülkü gibi görmesin" dedi.
VERİLEN SÖZLERİ
TUTACAKLAR MI?
Seçim öncesi verilen sözlere dikkat çeken Yüksel, bu kişilere verilen sözlerin tutulup tutulmadığının takipçisi olacaklarını söyledi. Yüksel, "Keşke insanlara iş temin etseler, buna saygı duyarım. Keşke gençlere yeni iş sahaları açsalar, buna biz de destek olalım. Belediyeden çıkarılan işçilere yapılanları da üslup olarak doğru bulmuyoruz. Belediye Başkanları kendi kadrolarıyla çalışabilir. İş verimliliği olmayan kişilerle de çalışmayabilir, buna saygı duyarız. Amatörce işten çıkarmalar var, bu yönetim zafiyetidir. İşten çıkarılan işçiler iş kanununun 25/2 ahlaki değerler üzerinden işten çıkarma gerekçesi konulmuştur. Gazipaşa Belediyesi, bu çıkarılan işçilere verilen bu tebligatları geri alarak düzeltme yolunu tercih ediyor. Bu şekilde yönetim zafiyeti olamaz. Bir işçiyi işten çıkarıyorsanız, sağlam gerekçeleriniz olması gerekiyor. Bunu geçmişte deneyen belediye başkanları oldu. Zarar eden Gazipaşa Belediyesi oldu. Yine aynı şekilde zarar eden Gazipaşa Belediyesi olacak. Bu yapıyla devam ederlerse, iş kanunu çok açık, işçi lehine yüzde 90 karar verir. Bundan sonraki süreçte de kimsenin ekmeğinden olması ve işten çıkarılmasına taraf değiliz. İşçi çalışmıyorsa, iş üretmiyorsa amenna. Ama sırf 'benim partilim' diye, sırf partizanca bir davranış geliştiriliyorsa, işte o zaman oranın kurumsallığını öldürürsünüz. İşe alınanlara bakıyorsunuz, daha vasıflı elemanlar mı alınmıştır? Diye bakarsanız, işte orada da partizanlığın alasını görürsünüz. O zaman ne fakın kalır senin CHP'den? Ne farkın kaldı senin Cemburak Özgenç'ten? Yarın belediyeyi bir başkası aldığı zaman bu alınan iççileri kendileri getirdi diye 'güle güle' mi demeleri gerekiyor? Devlete ve kamu kurumlarına güven nerede kalacak o zaman? Kurumsal yapıyı korumak gerekiyordu, bunu başaramadılar. Çıkıp diyorlar ki, 'benim haberim yok, başkan yardımcım çıkarmış' bu şekilde yönetim olmaz. Sizin adınıza bir karar verilmişse onu siz bileceksiniz. Eğer sizin bir bilginiz dışında bir iş yapılıyorsa, bunu gereğini yapmanız gerekir. Bunu yapamıyorsanız, belediye başkanlığı yapamazsınız. Bir büroyu bile yönetemezsiniz. Başkan diyor ki, 'Ben bu işlerin tazminatlarını vereceğim', Başkan yardımcısı da 'işçilere tazminat vermeyeceğiz, bu yüzden bu maddeyi koydum' diyor. Bu şekilde bir davranış gayriahlakidir. Böyle bir durum varsa da bu madde üzerinden işlem yap ki kurum zarar görmesin. Bunun sonucunda da siyasi bir hınçla yapıldığı ortaya çıkıyor. Topu da birbirlerine atıyorlar" diye konuştu.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!